Son yılların en aktif konularından biri veri koruma. Sadece sistem arızalarına karşı değil, fidye yazılımları da dahil birçok siberatağa da karşı! Ve tabii ki bunu sağlamanın en doğal yollarından biri yedekleme. Akıllı telefonlarımızdaki whatsapp sohbetlerimiz de, sağlık kurumlarındaki doktor raporlarımız da, işletmemizin tüm finansal bilgileri de çeşitli şekillerde çeşitli yerlere yedeklenenerek korunuyor. Bu yazıdaki örnek ise daha spesifik bir kullanım için: sanal makineler.
Diğer yedekleme süreçlerinden çok farklı olmasa da sanal makine yedekleme, doğru yapıldığında altyapı yönetiminde ciddi kolaylıklar sağlıyor. Makinelerin içindeki verilerin hangisinin ne şekilde korunması gerektiğiyle çok da uğraşmadan makinenin tamamını yedekleyerek tüm işi tek seferde halledebiliyor.
Bunu asıl mümkün kılan sanallaştırma teknolojilerinin sağladığı snapshot özelliği. Snapshot herhangi bir veri alanının bir anlık halini temsil ediyor. Bir kez oluşturulduktan sonra tekrar kullanılarak yeni diskler hazırlanabiliyor. Bu yeni disklerle açılan sanal makineler ise snapshot’ın alındığı andaki halde o andaki verilerle çalışmaya devam ediyorlar. Yedekleme için yapmak gereken tek şey ise bu snapshot’ları dayanıklı bir veri depolama sisteminde saklamak.
En basit halde Wise Cluster O³, herhangi bir yedeğin doğrudan S3 üzerinden kaydedildiği bir veri deposu olarak kullanılabiliyor. Hatta bu yedekler asıl oluşturuldukları ortamlardan da kaldırılarak ve sadece gerektiğinde geri alınarak kapasite kullanımında ciddi maliyet avantajı sağlanabiliyor. Bu kullanım doğal olarak sanal makine snapshot’ları için de geçerli. Ancak tüm bu işlemlerin sürekli olarak elle yapılması çok da kolay değil.
Veeam, sanal makine snapshot’larının hangi zamanlarda ne koşullarda alınacağını yöneten, alınan snapshot’ları çeşitli şekillerde işleyebilen ve bunları farklı yerlere aktarabilen popüler bir yedekleme çözümü. Wise Cluster O³ ise Veeam ile uyumlu olarak birkaç farklı şekilde kullanılabiliyor.
Wise Cluster O³ aslen bir nesne depolama sistemi olduğundan Veeam ile doğrudan entegre olabildiği ilk alan da doğal olarak nesne depolama arayüzleri. Veeam her ne kadar yedekleri doğrudan nesne depolama üzerine yazamıyor olsa da aldığı yedekleri sonradan nesne depolama sistemlerine aktarabiliyor. Bu özellik sayesinde örneğin 1 günden eski yedekler yerel dosya sistemlerinden silinerek sadece Wise Cluster O³ üzerinde kalabiliyor. Böylece tutulabilen yedek miktarı ve geriye dönülebilecek nokta sayısı istenen sayıda artırılabiliyor.
Bunu yapabilmek için Wise Cluster O³ öncelikle bir nesne depolama (object storage) olarak tanımlanıyor.
Bu backup repository’i kullanabilmek için ise Veeam içinde bir scale-out backup repository tanımı yapılması gerekiyor. Bunu yaparken performance tier olarak yerel bir alan, capacity tier olarak ise az önce girilen Wise Cluster O³ nesne depolama kullanılıyor.
Bu scale-out backup repository Veeam’in izin verdiği tüm yedekleme işlerinde hedef olarak kullanılmak için artık hazır. Veeam, yedekleri belirtilen şekilde Wise Cluster O³ e aktarıyor.
Nesne depolama ve scale-out repository kullanımını karmaşık bulanlar için Wise Cluster O³ standart NAS tipi bir backup repository olarak da eklenebiliyor. NAS deyince genelde disk kutuları ve denetleyiciler gibi özelleşmiş sistemler akla gelse de Veeam bu tarz bir sınırlama yapmıyor: Tek beklediği depolama hedefinin NFS ya da SMB-CIFS üzerinden erişilebilmesi. Wise Cluster O³ de geleneksel bir NAS sistemi olmamakla beraber bu erişim protokollerinin ikisini de destekliyor. Tek yapılması gereken NFS ya da SMB erişim adresini Veeam Console üzerinden tanımlamak.
Bu backup repository de herhangi bir Veeam yedekleme işinin hedefi olarak kullanılmak için hazır.
Gayet bilindik olan bu tip kullanımlar aslında birçok farklı depolama sistemiyle de sağlanabiliyor. Sonuçta yedekleme işinin yükünü sanallaştırma sistemi ve aslen veeam üstleniyor. Bu yüzden de herkes biliyor ki, bir süre sonra asıl yoğunluk bu işleri çalıştıran yerde oluşuyor.
Veeam, bu sorun için de çözüm sağlıyor. En basit kurulumda yedekleme sunucusunun üzerinde çalışan yedekleme işleri, aslında Veeam’in backup proxy bileşenleri aracılığıyla farklı sunuculara dağıtılabiliyor. Ancak bu da - muhtemelen yine sanallaştırma altyapısından ayrılacak - kısıtlı kaynaklarla mümkün.
Wise Cluster O³ diğer tüm depolama sistemlerinden farklı olarak bu işi de üstlenebiliyor. Doğrudan Wise Cluster üzerinde çalıştırılacak eklentiler sayesinde Veeam, tüm sunucuları backup proxy olarak kullanabiliyor. Bunun için öncelikle eklentilere ait IP adresleri Veeam’e yeni Linux sunucular şeklinde ekleniyor.
Sonrasında bu sunucuların herbiri birer backup proxy olarak tanımlanıyor. Backup proxy’ler yedekleme işlerinde snapshot verilerini alıp, sıkıştırıp tekilleştirip hedefe gönderme işlerinin tümünü yapıyolar. Böylelikle Veeam’in ve dolayısıyla sanallaştırma altyapısının üzerindeki yedek hazırlama yükü tamamen Wise Cluster üzerine aktarılıyor.
Hedefin de yine aynı altyapı olduğunu düşünürsek aslında Wise Cluster O³ hem yedek hazırlama hem de depolama işinin tüm ağırlığını tek seferde üstleniyor!
Aklınıza takılan bir yer mi var?
Kendi işinizin çözümü için şimdi bize ulaşın!